----------------------------------
Bin Dokuzyüz Seksen Yedi
Yirmidört temmuz
YUNUS diye bir yavru doğar
sene İkibin On
arada tam yirmi üç yıl var
öyle bir zaman geçer ki
öyle bir zalim ki bu dünya
sana da,banada,onada dar
Yirmi aralık İkibin On bir salı sabahı
gökyüzü sanki komple çöktü
gencecik fidan evine göçtü
yıkıldı dünyamız,bulutlar karardı
o ela gözler süzülerek kapandı
Allahım ne acı,genç yaşta ayrılmak
murad almadan senin huzuruna varmak
sabahın karanlığı aydınlığı bağlar
ana ağlar,baba ağlar,emmiler ağlar
yükselan feryatlar yürekleri dağlar
hastahane onu sanki mahşer yeri oldu
her taraf sevenleriyle,dostlarıya doldu
Allahım sen verdin sen alırsın biliriz
ne zaman istersen koşar sana geliriz
Irmak oldu,deniz oldu aktı insanlar
sen giderken arkandan baktı insanlar
YUNUSUM sen gittin ya gerçek yerine
gün gelir bizde varırız,senin evine
seni kalbimize gömdük daim yaşatacağız
sevdiğin ayyıldızlı formayı bir ömür taşıyacağız
sen rahat uyu huzurlu ol gerçek evinde
kim olmak istemezki şimdi senin yerinde
yunusum haydi sana uğurlar olsun
mekanın cennet ruhun şad olsun.

hamza şahin/16 şubat 2011
sevgili YUNUS PURUT anısına