Ağustos ayının birindeymiş
öyle der anam
kerpiçten yapılma tek katlı bir ev
arpa buğday zamanıymış
doğduğum zaman
gözlerimi açınca dünyaya
merhaba dedim mi?
demedi mi? orasını bilemiyom
yol geçerdi evimizin önünden
toprak,taş,eşik meşik,biraz bayır
sağında taş köprü altında akardı çayı
evler kerpiçten di damları çorak toprak
mutlu muydu? altinda mutsuz muydu? insanlar
orasını bilmiyom
yaş beş altı daha dünyadan bir haber
baba gurbetteymiş gelmezmiş haber
bir ana bir bacı bir gardasa kader
böyle mi yazılmış?orasını bilmiyom
hayat öylede böylede geçtikçe geçiyor
ilkokul,ortaokul,lise
anlatsa şöyle bir dile gelse
bir yangınım oldu yürekde o kimise
boş versem mi? vermesem mi? bilemiyom
zamane gönlü varıp bir güzeli seçiyor
zaman şu gibi akıp geçiyor
hayalimde bir gül gibi açıyor
gülüm desem mi? demesem mi? Bilemiyom
yetmişli yılın ortası çayıralan kayseri meskenim oldu
emir büyük yerden matemler yürekde yerini aldı
taktiri ilahi gardaşı emmiyi cennete saldı
bende gitsem mi? gitmesem mi? bilmemiyom
inanıyorsak eğer kadere alın yazgıya
bir yetim yüreğe gönlü güzel nazlıya
bağladı felek nurdan yüzlüye kömür gözlüye
sevinsem mi? sevinmesem mi? bilemiyom
gözüktü gurbet yolu daha genç yaşta
dünya toz pembe gönül divane akıl yok başta
elin memleketinde sevdalanmak bir başka
uysam mı? şeytana uymasam mı? bilemiyom